Bugün, hemen herkesin en az bir kere duyduğunu düşündüğüm bir konuyu kabaca 3 dalda masaya yatırmaya geldim.
Söz konusu diyetimizin ilk çıkış noktası 1920li yıllarda epilepsi hastalığının tedavisi içindi. Benim bahsedeceğim dalları ise epilepsi, kanser ve obezitede nasıl kullanıldığı.
1. Ketojenik Diyet ve Epilepsi
✍🏻Ketojenik diyet, özellikle ilaca dirençli epilepsisi olan çocukların nöbetlerini azaltmada anlamlı derecede etkilidir.
✍🏻Etki mekanizması hala anlaşılmamış olmakla birlikte etkinliğinin; beyindeki enerji metabolizmasını ve aminoasit tutulumunu değiştirmesiyle yada kısıtlanmış enerjiyle olduğu düşünülmektedir.
Sonuç olarak;
•Ketojenik diyet kullanımı, ilaca dirençli epilepsiyi kanıtlanmış etkinlikle tedavi etme imkanı verir.
2. Ketojenik Diyet ve Kanser
✍🏻Ketojenik diyetin Kanser tedavisinde kullanımındaki mantığı, normal hücrelerimizin açlık durumunda keton cisimciklerini kullanabilme yetenekleri olmasına rağmen kanser hücrelerinin glukoz dışındaki hiçbir molekülü enerji için kullanamamasından kaynaklıdır ve aç kalan kanser hücresinin apoptozise maruz kalacağı düşünülmektedir.
👐🏻Yapılan çalışmaların bir sonucu olarak: Hemen hemen tüm tümör hücrelerinde mevcut olan değişmiş metabolizma, çeşitli kanserlerin tedavisi için ketojenik diyet ve keton takviyesi gibi metabolik yollara olan ilginin artmasını sağlamaktadır.
👐🏻Çalışmalar KD ve CR'nin anti-tümör etkilerinin olduğunu, enerji metabolizmasındaki değişikliklerin kanser hücresi büyümesini inhibe edebileceğini, tümörün tedaviye yanıtını artırabileceğini göstermiştir.
☝🏻Yine de konu hakkında daha fazla anlamlı çalışmaya ihtiyaç vardır.
3. Ketojenik Diyet ve Obezite
✍🏻Obezite tedavisinde kullanılan ketojenik diyetin mantığında, ketojenik diyetin açlık mekanizmasını taklit etmesi yer almaktadır. Yani aç kaldığınızda olacak basamaklar ile, diyetinizdeki makroları ketojenik diyete göre ayarladığınızda (enerjinin büyük çoğunluğunu yağdan aldığınızda) oluşacak basamaklar birbirinin neredeyse aynısıdır.
Sonuç olarak; Ketojenik diyetin açlığı taklit eden metabolizması morbid obezite hastalarının sağlıklı vücut ağırlığına düşürülmesinde alternatif bir yol olarak kullanılabilir lakin bazı olumlu dönüşler sadece diyetin türünün değil, kalori kısıtlamasının ya da ağırlık kaybının bir sonucu olabilir.
☝🏻Konu hakkında yapılmış daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarıyla ağırlık kaybetme sürecini devam ettirmek daha uygulanabilirdir.
✍🏻Olası yan etkileri:
Sınırlı posa alımından kaynaklı kabızlık, aşırı miktarda keton ya da bulantı, ishal, kusma; kan lipitlerinin yükselmesi , böbrek taşı riski ( hastaların %3-6sında ) , metabolik asidoz, kemik demineralizasyonu, artan kırık riski.
✍🏻Vaka raporlarında, diyetin sonradan yetişkinlik dönemindeki kardiyovasküler fonksiyonlar üzerinde olumsuz etkileri olduğuna dair kanıt bulunmamaktadır.
✍🏻Uygulanan diyet uzman bir beslenme ekibi tarafından takip edilmeli ve yönlendirilmelidir.
Comments